23.11.2012

boş hafta sonunun cuma akşamı

şimdi bu nasıl başlık diyebilirsin. belki ben de yıllar geçtikten sonra bu yazıyı okurken başlık zihnimde şu andaki imgelemini yaratmayabiir diye açıklama yapim. şöyle ki, hafta sonları nöbet tutan bir ansancık boş hafta sonlarını pembe kalple işaretler. o günlerin gelmesini dört gözle bekler. hani normal insanların farketmeden kullanıp harcadığı o dört hafta sou tatili sen de 1 tane olunca o kadar kıymetli oluyor. neyse işte bu hafta sonu da benim boş. üstelik cuma gecesindeyim henüz. yani en güzel tatil günü. benim 2 hafta sonum boş. 1 sene kadar sonra 1 hafta sonuna düşerim heralde. ilkokuldayken de perşembeleri cumadan daha çok severdim biliyor musun? hatta karar veremezdim üstünde düşünürdüm cumayı mı perşembeyi mi daha çok seveyim die ve perşembe hep galip gelirdi:) ne saçma. cuma günü tatil olmayı değil, perşembe günü ertesi gün gelecek olan tatili beklemeyi daha çok sevmek. o zaman sevdiğin ne ki? tatil değil demek ki, içimde hissettiğim o duygu. her neyse bi yandan tv izlerken felsefe yapamıyor bu faslı burda bırakıyorum. gelelim bu güne. ben kardiyo rotasyonundayım. o sebeple visit bitince işim de bitiyor. genelde öğlenleri çıkıyorum hastaneden. dün nöbetçiydim biliyorun. bugün hoca visite erken geldi ilk defa. 9 45te işi bitmişti. ben eve gelebilirdim ama malesef anahtarım yoktu. benm anahtarımı gülşene verdiğimiz ve yenisini de yaptırmadığımız iiçin emrah bana öğlen yüksek lisansa giderken bırakacatı. ve ben de 12 bucuğa kadar hastanede bekledim. öğrencilere nöroloojik muayne anlattım, makalelerimi çıkarttım,kitap okudum, öğle yemeğimi yedim filan sonra emrah geldi. eve geldik. o da açmış tatlım benim, pilav syledi kendine. bense inanılmaz halsizdim neden bilmiyorum ki hala öyleyim. dün gece hiç telefon çalmadı ama ben de nerdeyse hiö uyuyamadım. bi tuhaflık var bende. bitmeyen bir halsizlik hiçbişey yapmamama rağmen yorgunluk, asteni hali. yeniden dostinex başladık. prl iyice yükselmiş. yan etkileri aslında belki de ondandır. ama artık içmem gerekiyordu bak 5 gündür adetim gecikti. artık her yerim şipşiş çok sıkıldım bu halden. neyse emrah yemeğini yerken ben salondaki koltuğa uzandım. üstümü örttü. orada bir uyumuşum 3 saat sonra gözümü açtım. zorla kalktım banyo yaptım sıcacık. sonra emrah geldi. pizza söyledik, karnımızı doyurduktan sonra emrah koltukta uyuyakalan oldu bu kez. ben de 2 bardak çay içtim, laptop kucağımda tv açık dizi filan öyle takılıyorum. üstümde battaniye başımda ağrılıkla. üşüyorum bi türlü ısınamaadım bu akşam. midem bulanıyor hasta mı oluyorum anlamadım? inşallah olmam. biliyor musun dün sana yazdığım eski yazıları okurken pınar evlenirken ona yazdığım bi yazı okudum. hüzünlendim mutlu oldum filan işte ona gönderdim. bana o kadar saçma ve soğuk bir cevap yazmış ki. kendime söz verdim işim düşmedikçe artık onu aramıcam. hani hep diyodum ya arkadaşlığımız bitmiş aslında filan die gerçekten öyle. bana değer vermiyor artık ve ben hala buna nasıl oluyor da üzülüyorum onu anlamıyorum. bir de üzücü olan ne biliyor musun artık şöyle düşünüyorum o beni sevmemiş, arkadaş dost filan olmamışız sadece kullanmış beni. yalnızken herşeyi yapmış tüm eksiklerini benle tamamlamış. şimdi bana ihtiyacı yok o kadar kolay da sıyırdı beni hayatından. ama kendi bilir. herkese kendi yeni hayatlarında mutlulukar olsun. di mi? emrah 100. uykusunda. ben de kendime bi bardak daha çay alayım bari. hadi sonra görüşürüz ben uzun ve keyif dolu isim tamlamamA geri dönüyorum. bış hafta sonumun cumasına:)

Hiç yorum yok: