19.07.2009

deniz kestanesi


Bir göz yanılması oldu az evvel.netten indirdiğim uyduruk Bi araba yarışının tam ortasında alakasız bir yazıyı deniz kestanesi diye okudum. Ne güzel bi tamlama dedim. Hayaimde güzel bir deniz , kimse yok. ufka kadar uzanıyor masmavi. Güneş öğleden sonra fularını sarınmış . biraz alçalmış. turuncuya çalıyor. Kumlar bronz bir heykeli tuzla buz etmiş de dökmüşsün gibi. parıldıyor. ot,çöp,taş hiç bi şey yok görüntüyü bozacak. o kadar temiz görünüyor ki evdeki halı kadar özgür basıcaksın üstüne. ayağıma bi şey batar mı diye düşünmiceksin. istediğin kadar denizi izleyip yürüyeceksin. sonra denize doğru. güneş rehavetle ışıdığı için kumları artık sıcak değil. ılık ince inci zerrecikerinin arasında batıp çıkacak ayak parmakların. kimsenin sana dikilmiş ya da senin öyle sanarak tedirgin olduğun ya göbeğin ya da açıkta kalan göğüslerinde kalmıcak aklın. vücudundan bağımsız olacaksın. zihnin de çıplak bedenin kadar hür. güzel miyim, göbeğim çıkıyor, çatlaklarım var, selülitlerim yok gibi zırvalardan, öküz gibi bakıyo ya diye kaçtığın öküzlerden arınmış bir deniz keyfi bu. bu sefer kumsalın zerafeti sana ait. güneşin altında yıkadığın vücudun güzel,bikinin modaya uygun,plaj çantan bikinine uygun olmasa da olur.sen bu güzelliğin altında kendini bir tanrıça gibi hissedeceksin.ağır adımlarla ,tebaasının önünde tahtına yürüyen bir prenses gibi denize yürüyeceksin. ayak izlerin, yavaş yavaş kaybolduğu yarı ıslak bir yol bırakacak ardında. deniz o kadar ağır ve narin alçalacak ki. dizlerine ulaştığında su, geride bir valslik adım bırakacaksın. suyun tatlı serinliğiyle ürperen tüylerin vücudunda ekilmiş tarlalar gibi kabaracak. yürümeye devam edeceksin. denizin dibinde küçük dalgaların şekil verdiği kumlar kısa aralıklkarla yükselip alçalmış kasisler gibi. bastıkça ayağının altında eriyecek.dışarıdan masmavi görünen su içindeyken bir bardak su gibi berrak. o şeffaflığın içinde sen de görünmez olduğunu düşleyeceksin. saçların ıslandıkça uysallaşıcak.o da senin gibi bırakacak kendini suya. başına iyice yapışan tutamlar suya battıkça bir bir dağılılacak. her bir tek kendi halinde salınmaya başlayacak sırtında geriye. kulaçlarını güneşe doğru atıcaksın. geriye dönemezsem diye korkmadan. kolların denizden ayrı değil artık. batıp çıkan başın dalgaların köpükleri arasında o kadar kendinden emin ve rahat. yoruluyosun. sırt üstü bırakıyosun kendini deniz yatağına. tuzlu su seni kaldırıyor. denizin üstünde kolların başının altında mavi gök yüzünü izliyosun. allaha teşekkür ediyorsun. bu güzelliğin bi parçası olduğun için.

Hiç yorum yok: