12.06.2009

tülbent oyası

cumaları annemin kuran günü.bildiğiniz altın dolar apartman günü gibi. kuran okumayı örenmeye çalışan 45 yaş üstü kadınların toplaşırlar. bi tesettürlü ekip var bi de bizim siteden katılan diğer ekip. herkes başına bi yazma,tülbent ne derseniz geçirmiş, hocanın anlattıklarını dinliyor. kiminin gözü dolmuş kimi anlatılanların dehşetinden ürkmüş... hocaları bambaşka bi alem. çok kati kuralları olan hafız genç bi kız.ilk tanıdığımda çarşaf giyer, alt dudağına kadar örttüğü örtüsünü evde bile açmazdı. bizim sosyete dindarlara alışması biraz zaman aldı tabii. şimdi o da kot renkli, boncuklu çiçekli pardesuler giymeye başladı:) bugün de malum cuma. annem kuzeninin getirdiği bir dürü tülbentin içinde kaybolmuş. diğer kadınlar da o daha güzel bunun deseni şöyle böyle die hummalı annemin üstüne eğilmiş. görseniz sanki kuvözde yenidoğan viziti yapılıyor. ben su almaya gittim mutfağa. annemin çikolatalı kekinden de bir dilimi peçeteye sarmalayıp arkamı döndüm ki, annem çağırdı. gel de bi bak hangisi daha güzel. parmak arası şıpğıdık terliklerimi sürüye sürüye üzerimde şort-askılı tshirtten ibaret pijamamla başlarının üstünden, e güzel işte hepsi dedim. o anda kapalı tvden yansımamı gördüm. bisürü tülbent, başlarda, ellerde, katlanan açılan okşanan beğenilen kenara ayırılan. ben ortalarında elimde devasa su bardağım, pijamalarımla kendime durum komedisi payı çıkarıp sırıtıyodum. annemin kızım hangisi söylesene çeyizine yapılacak bunlar diyene kadar tabi. sırıtmam trismusa* (bakınız tetanoz semptomları) dönmüüş, bakışlarım eblekleşmiiiş, elimde bi tülbent ne ara tutuşturulmuuş oya örneklerine bakarken yakaladım kendimi. esiden olsa aaa ne çeyizi!!! diye çemkirir sinirden ve utancımdan kıpkırmızı(utanç kısmını seneler sonra ilk kez itiraf ediyorum) odama girer uzunca bi süre de çıkmazdım. bu sefer yapmadım. hatta beğenmeye bile çalıştım, ama beceremedim. kimine iki çiçeği yapıştırmış araya bi yaprak koymuşlar, kimine üç çiçeği yapıştırmış araya bi yaprak koymuşlar. ya da sadece yaprak koymuşlar.ee yani?? ne fark edecek ki? ayrıca ben napıcam bunları? benm bildiğim tülbent namaz kılarken fln örtülür. çiçekti daldı kuştu insanın kafasında rahasızlık vericek alnında dizi dizi boncuk, her hareketinde sallanacak... dedim tabii bunları. olmazmış ama. çeyize illa konurmuş bi kaç tane oyalı tülbent. ben bilmezmişim hem bi gün lazım olurmuş ay bi de bunlara bisürü para vermiyolarmı.. neyse aslında diyeceğim sudur ki; ben galiba gerçekten evlenicem . annem benden korkmadan çeyiz işine girdiğine ben de bu durumu kabul ettiğime göre, hatta bugün internetten köşe koltukları baktığıma göre... vayy bee..............

Hiç yorum yok: